21 Şubat 2017 Salı

Eclipse - 커터 (2016)

Yine ben geldim :)) bu filmi izlerken facebookta birkaç tane fotoğraf paylaşmıştım filmden,merak edenler de olunca dedim yazısını yazmadan olmaz.


Kapağı çok güzel değil mi ? Filmin bir sürü kapağı var fakat benim en çok hoşuma giden bu oldu. Çünkü aslında filmi izledikten sonra kapaktaki iki erkeğin bu şekilde bakışması oldukça mantıklı geliyor (BL değil lşsdlks )

Bol spoilerlı hatta spoiler üzerine kurulmuş yazıma geçmeden önce kapaktaki yazılardan bahsedeyim.

Öncelikle filmin adı ''Koto'' yani ''Cutter''(zşdjslkjsgs). Film her yerde ''Eclipse'' diye geçiyor ama. Cutter filmi izledikten sonra oldukça mantıklı gelirken Eclipse ne alaka dedim ben. Neye ''tutuluyorlar'' diyordum ki sonradan bir bağdaştırma kurabildim.

İki erkeğin arkasındaki yukarıdan aşağıya inen yazıda ''Sebebini neden böyle merak ediyorsun?'' yazıyor. Hemen altında, daha beyaz puntoyla yazılmış cevapta ise yazan şu ;

''Sadece...onları öldürdüğün için...''

Bir altında da ''Lise öğrencilerinin şok cinayetinin gizemi'' yazıyor. Kapaktan filmle ilgili mesajları verdiğime göre artık spoilerlara geçebiliriz. (burada bir uyarıda bulunuyorum yani :D )

Filmimizin ilk sahnesinde Yoon Jae karakterinin (yani kapakta sağ tarafta duran çocuk. Gerçi çocuk diyemeyiz. Kim Shi Hoo 88'li sdlkglşdskg ama liseli rolünde oynuyor :D helal olsun.) yeni başladığı okuluna girişini görüyoruz. Okulda kayboluyor ve kaybolmuş bakışlarını anlayan lise 1.sınıf bir kız öğrenci yani  Eun Kyung (Moon Ka Young)  ona yardım ediyor. Sınıfını soruyor ve sonra da onu sınıfına götürüyor. Hazır onu sınıfına götürmüşken de kapıdaki camdan, içerdeki başka bir öğrenciyi dikizliyor. Bu Se Joon'dan (Choi Tae Jun) dan başkası değildir. 

Se Joon okulda kızlar tarafından çok sevilen,çok yakışıklı bir o kadar da gizemli bir öğrencidir. Kız öğrenciler buna okulda sürekli bir şeyler hediye eder. İşte efendim meyveli yoğurtlar,sütler,atıştırmalıklar . ''Oppa,bunu da kabul et'' ler.  Eun Kyung da bunlardan birisidir ve saf kızımız Se Joon'a çok aşıktır. Her gün mutlaka ona meyveli yoğurt götürür. Peşinde pervane.

 Her neyse. Yoon Jae sınıfa girdiğinde Se Joon buna bir bakar. Ama öyle çok umursayan bir bakış değildir. Sonra telefonuyla uğraşır. Fakat günün sonunda da, okul çıkışında Yoon Jae'nin arkasından gelir.

''Sen Yoon Jae'sin,değil mi'' der ve konuşmaya başlarlar.

Sonrasında da  Yoon Jae ve annesini hastanede görürüz. Ciddi bir hastalığı var annesinin. Ama ben ne olduğunu anlayamadım. Hastanede yattığı bölümün ismini falan da göremiyoruz. Neyse, annesinin hastane masrafları da çok haliyle. Yoon Jae annesiyle çok ilgilenen bir çocuk ve hastane masraflarını da kendi başına ödemek istemektedir. Bu yüzden de bir iş aradığını Se Joon'a söyler.-ama annesinden falan hiç bahsetmez ona. Almak istediği şeyler olduğunu söyler sadece- Se Joon da ona kendi yarı zamanla işini önerir.

İşe başlamadan önce Yoon Jae yine her akşam olduğu gibi birgün akşam saatlerinde hastaneye annesini ziyaret etmek için gider ve annesinin hastane ücretini başkasının ödediğini öğrenir. Bu da oldukça zengin olan amcasından başkası değildir. Kendi ayakları üstünde durup annesinin hastane masraflarını ödemek isteyen Yoon Jae çok sinirlenir. Amcasını da hiç sevmez. Artık sonraki ayın masraflarını ödemek için kolları sıvamıştır. Bu arada hastanede Eun Kyungla karşılaşır. Eun Kyung okulun koşu takımındadır ve ayak bileği zedelenmiştir/burkulmuştur. Bundan sonra da hastanede sık sık karşılaşacaklardır.

İşlerine gelecek olursak artık, ucuz bir gece kulübünde hatta bar diyelim,barda kadınlarla birlikte içki içmektir. ''İşveren'' olarak görünen iki abi Yoon Jae'nin tipine falan bakarlar,işi yapıp yapamayacağını kestirirler ve sonra da işe alırlar. Yoon Jae'ye de iki üç parça afilli elbise verirler, ''yarın bekliyoruz'' derler.

İlk iş günü artık gelmiştir. 4 kişi (Yoon Jae,bu iki abi,bir de Se Joon) bar taburelerine yerleşirler ve mekana giren kadınlara bakmaktadırlar. Bu iki hyung gözlerine iki güzel kız kestirdiklerinde kızların yanına Yoon Jae'yi yollarlar. Yoon Jae utangaç bir şekilde sohbeti açar,sonra da diğer 3 erkek yanlarına gelir. Sonrasında da barın özel odalarından birine geçip içki içmeye devam ederler. Günün sonunda Se Joon ''Sen artık gidebilirsin'' deyip Yoon Jae'nin eline oldukça büyük bir miktar para verir. Yoon Jae çok şaşırır çünkü alt tarafı kadınlarla içki içiyorlar. ''Neden bu kadar çok para alıyorum ki ?'' der.

İş bu şekilde devam eder. Sürekli kadınlarla içki içerler ve Yoon Jae'nin de cebine yine büyük bir meblağda para girer. Öyle ki kısa sürede annesinin hastane masrafını karşılayabilir hale gelir. Tuhaf olan şudur ki özel odaya geçtikten sonra kadınlar kısa süre içinde baygın hale gelir.

Her gece.

 İçki içtikleri tüm kadınlar özel odadaki koltuklara yığılırlar. Yoon Jae'nin artık aklını çelen şey şudur. Se Joon onu bardan gönderdikten sonra bu kadınlara ne olmaktadır ?

Ve bir gece artık nereye gittiklerine hatta gönderildiklerine şahit olur. Se Joon o gece çalışmayınca -işe gelmez ve telefonunu da hiç açmaz- iki abi onun yerine Yoon Jae'yi çağırır. İki yarı-baygın kadını arabaya bindirirler ve araba bir motelin önünde durur. Yoon Jae kadınlardan birisini sırtında taşır ve motel odalarından birine bırakır. Odada orta yaşlı bir adam da vardır. Yoon Jae bütün bunları korka korka yapar. Odadan çıktıklarında da abilerden birinin eline beyaz,para dolu bir zarf uzatılır.

Yoon Jae o gece sürekli ''Ben ne yapıyorum'' der. ''Bunlar ne yapıyor'' der. Ve merakını gidermek için Se Joon'a sorar motel odasında ne olduğunu. Gün boyu telefonlarını açmayan Se Joon ortalıkta belirir ve ona ''Bana güvenebilirsin,telaşlanacak hiçbir şey yok.'' der. Ama Yoon Jae'nin içi hiç rahat etmez. Bu arada da iki gencimiz çok yakınlaşmışlardır. Her şeyi birlikte yapar hale gelmişlerdir. Okuldan sonra birlikte yemek yerler,Yoon Jae yalnız yaşıyor. Se Joon sık sık onun evine gider. Evinde içki içerler. Aralarından su sızmaz. Yalnız şöyle ki birbirlerine aileleri hakkında pek bir şey anlatmazlar. Ve bence bu konuda filmde bir eksik de var. Kurgusal anlamda bir eksiklik değil de karakter anlatımında bir eksiklik.

Yoon Jae'nin annesi ne hastası ?
Babası nerde ? Ne olmuş adama ?
Amcacısını neden sevmiyor ?
bu soruların cevabını hiç alamıyoruz. Ya da  filmi Korece izledim diye ben kaçırdım oraları...bilemiyorum.

Öte yandan da Se Joon'un aile hayatıyla ilgili çok daha az bilgiye sahibiz. Evinde sakat-engelli bir adam yaşamaktadır. Babası mı ? Amcası mı ? Kim ?

Özellikle Se Joon'un aile hayatı biraz daha anlatılmalıydı . Böylece sonradan yapacağı psikopatça şeylerin sebebini anlardık,kötü aile hayatına bağlardık.

Bu ''gizemli iş'' sık sık devam ederken de Yoon Jae artık Eun Kyung ile yakınlaşmış ve ona özel bir ilgi duymaya başlamıştır. Ondan hoşlanmaktadır. Ama kız,Se Joon'un peşinde -takıntılı bir şekilde-. Se Joon da bunu hiç mi hiç sallamıyor. Kız okulda selam veriyor,Se Joon yalnızca yanından geçip gidiyor. Yoon Jae diyor ki mesela ''Sana selam verdi ya.'' O da diyor ki ''Ama şuanda seninle konuşuyorum.''

Se Joon'un Eun Kyung'a çok ilgi göstermemesinden olsa gerek Yoon Jae artık Eun Kyung ile daha çok yakınlaşma konusunda cesaretlenmiştir. Hastanede karşılaştıkları bir gün gezerler ve Yoon Jae işten gelen,Se Joondan gelen aramaları görmezden gelir. Şarjı bitti bahanesiyle de telefonunu kapatır. Ama dışarda Se Joonla karşılaşırlar. Se Joon bunları eliyle koymuş gibi bulur. Ve Yoon Jae'nin yalanını yakalar (şarjı bitmiş telefon)


Ve sonraki günlerde de okuldayken Eun Kyung'a der ki ''Dışarı çıkmıyor muyuz'' o.o
Yoon Jae kızla ilgilenmeye başladıktan sonra Se Joon da onunla ilgileniyormuş gibi görünür. Ama hiç de ilgili değil aslında. İkisi birlikte hamburger yemeye gittiklerinde kızı hiç umursamaz. Ama kız ''Yoon Jae'' dediği an Se Joon elindeki telefonu bırakır ve kızı dinler. Bence artık Se Joon'un tüm dünyası Yoon Jae olmuştu. Belki de onun saflığını kıskanıyordu. çünkü kendisi kirli işler çevirmekteydi....


Artık Se Joon,Yoon Jae'ye nasıl bağlandıysa okulda Yoon Jae'ye sataşan herkesin afedersiniz g*tünden kan alır resmen. Ona sataşan,inciten herkesi sıra dayağına çeker,fena benzetir. Sanırım Yoon Jae,Se Joon'un ilk ve tek gerçek arkadaşıydı. Ben bunu anladım. Çünkü okuldayken de öğle yemeklerinde Se Joon'un masasına kimse oturmuyordu. Ondan korkuyordu herkes. Ve Yoon Jae bu kirli işin içine daha çok girmeye başladıkça da Se Joon onu uzak tutmaya çalışıyor,o iki abiyle didişiyor. İşin derinlerine girmesin istiyor. Gerginleşiyor. İki genç artık birbirlerine daha çok yalan söylemeye başlıyor vs vs

yalnız tabiki de el mahkum...Yoon Jae işin derinlerine giriyor. Yine Se Joon'un olmadığı bir gün bu iki abiyle bara gidiyor. Ve abilerin ona verdiği ilacı bu sefer o kadınların içkisine katıyor...yani kadınların sürekli baygın gezme sebebini artık izleyici öğrenmiş oluyor. Çok içmekten değilmiş...

artık sonlarına doğru gelecek olursam -bu kadar uzatmak yeter şsdlkgşlsd- bir sahnede Se Joon'un bir motel odasını -kadınları bıraktıkları motelden bir oda-ciddi bir şekilde, saatlerce temizlediğini görüyoruz. Bu yapığı şey kirli işin devamı. Olay mahalini temizleme...

Tam hatırlayamıyorum ama -filmi 2-3 gün önce izledim- motel odasına Yoon Jae de gidiyor. Temizlenmiş odayı görüyor. Yalnız Yoon Jae motele koştur koştur giderken -neden koşuyor unuttum-Eun Kyung da bunu yolda görür. O da peşinden motele gider selam vermek için ama kapısından içeri giremez. Çekinir.-Ve artık sanki ilgisi umursamaz bad boy Se Joon'undan saf ve nazik Yoon Jae'ye kaymış gibidir.- Oradan uzaklaşır ve sonra da motelin civarındaki hizbe yere giden Se Joon'u, elinde siyah poşetlerle görür. Onu takip eder. Se Joon kocaman siyah poşetleri bu hizbe gibi yere bırakır. Arkasında da Eun Kyung'u görünce panikler. Poşetleri/poşettekileri gördü mü diye...Birkaç laf ettikten sonra der ki ''Yoon Jae de bu motelde temizlik yapıyor,gelmişken ona da bir selam ver istersen''... Yalan ama...

(Buraları tam hatırlamıyorum çünkü filmin sonlarına doğru olaylar çok hızlı geçti ve bir o kadar da seyirciyi birçok soruyla baş başa bıraktı. Hala cevabını alamadığım şeyler var ve kadınlara yaptıkları şeyleri tam anlamıyla bilmiyoruz. Ben en ince ayrıntısına kadar öğrenmek isterdim.)

Kızla motel odasına giriyorlar ve güya Yoon Jae'yi bekliyorlar. Kız çok çekingen ama,ortam sebebiyle de korkuyor.Sonra da Se Joon onunla biraz konuşmaya çalışıyor. Parfümün çok güzel diyor. Kız diyor ki ''Parfümü Yoon Jae Oppa aldı'' . İşte çantasından çıkarıyor çocuğa gösteriyor. Harbi Yoon Jae aldı. O dışarda gezdikleri gün almıştı kıza. Birkaç saniyenin ardından Se Joon bu hiç hoşlanmadığı kızı öpüyor ve ileri gidiyor...kıza teca- BURDA ANLATMAYI KESİYORUM SŞLDGKDŞLSKGŞLKSDGŞLKS en heyecanlı yerinde.

merak edenler için filmin Çince altyazılı halini bırakabilirim sadece. Çünkü ingilizce altyazılı hali bile yok. Ama izlerseniz filmin isminin neden ''Cutter'' olduğunu anlayacaksınız.



Ben filmi Korece izledim tahmin ettiğiniz gibi. Filmin %95'ini çok güzel bir şekilde anladım. Kötü olan şu ki  kaçırdığım %5'lik dilim önemliydi. Kilit noktalardı. İngilizce altyazısı geldiğinde tekrar bakmak isterim. Belki de benim karakter eksikliği olarak gördüğüm şeyler aslında seyirciye verilmiştir. Hatta kadınlara ne yapıldığı konusu da.Olabilir yani.

Kapaktaki bakışmaya gelelim. Sanki Se Joon ''Elimde değil işte...'' diyor gibi. Yoon Jae ise çok korkmuş. Filmi izleyenler bana hak verecektir bence. Bu araya filmin başka bir kapağını daha sıkıştırmak istedim nedense



Burda da diyor ki ''Sen de,ben de aynı katiliz...''
Bu arada Yoon Jae'nin üstü kan içinde...filmde böyle sahne yok ama :D yoksa acaba kırptılar mı ! youtube için ! Ben de oraları kaçırdım mı !! ondan mı filmi anlamadım şsldkglsş

Genel anlamda hiç sıkılmadan izlediğimi rahatlıkla söyleyebilirim. Çok merak ederek izledim. Herkesin oyunculuğu güzeldi. Kim Shi Hoo'yu ben Love Rain'de görmüştüm sadece. Ondan sonra da çok ön plandaki projelerde yer almadı sanırım. Öte yandan Choi Tae Joon aldı başını gidiyor lksdglşds şimdi de IOI'dan bir hanım kızımızla bir dizide oynuyormuş. Eun Kyung karakterini oynayan şirin kızımız EXO Next Door'da oynuyordu,nereden tanıyorum dedim. Ordanmış meğer. O da iyi oynadı bence. Ama bu kızın kulağını çekmek gerek. Hatta bu film de bizim Oppacı kızlarımıza ders olsun sşdlkgdlşskglşs

''Öyle oppaların moppaların peşine çok takılmayın'' sdşlgsşdkgşlsk

bu yazı da bu kadar efenim,görüşürük :*

19 Şubat 2017 Pazar

The Legendary Lackey - 전설의 셔틀 (2016)




Evet,şimdi thumbnaile bakın bir :D bakın bakın. Ne görüyorsunuz ? sdşlgksşlkgs utanmadan söyleyin.

Benim gördüğümü görüyorsunuz sdlkgsşl sanki BL kapağı gibi değil mi ?


Aferin KBS,çok güzel iş başardın. Bir sürü yaoisever kesin bu thumbnaile kanarak izledi bu diziyi sdlkşglksş Dizi dediğime de bakmayın aslında, ''Drama Special'' adı altında yapılan 1 bölümlük,1 saati birazcık aşan şeysiler-isim bulamadım buna-.

Bu kategori altında bir sürü dizi/filme rastlamak mümkün. Ben birkaç tane daha izlemeyi düşünüyorum çünkü 1 saatimi çok eğlenceli bir şekilde geçirdim. Filmin kapağını sizlerle paylaşayım efendim :


Filmimizin adı ''The Legendary Lackey/Shuttle'' yani ''Efsanevi Uşak''. Bana göre filmin adı ''Sahte Kabadayı'' gibi bir şey de olabilirmiş ama KBS'in düşündüğü isim daha da uygun olmuş. Ve BL değil sdişglsdiş -ama keşke olsaydı-

Öncelikle film ingilizce altyazılı ve ben ingilizce altyazısını da doğru bulmadım. Çok hata vardı.-kime çevirttin lan KBS dsigşslgs-Busan şivesine diziler haricinde çok aşina değilim ama dinleyince alışıyor sanki insan. Seul aksanına göre neleri değiştirdiklerini,cümleleri nasıl bitirdiklerini -cümle bitirme ekleri ve çekimleri yani- biraz anlıyor gibiyim.

Birazcık dizi-filmimizden bahsedeyim (dizi demek saçma geliyor ya şlkdlşks)



Olaylar Busan'daki bir erkek lisesinde geçmektedir. Fotoğrafın en sağında görmüş olduğunuz arkadaş (Tae Woong) okulun bir numaralı kabadayısıdır. -Hatta başka kabadayı da yoktur okulda.- Canı sıkıldığında istediğini döver. Herkes o ne isterse yapar, seçtiği uşakları her gün çilekli sütünü ve ekmeğini alır.

not : Bu kavramı başka dizilerde de görmüşsünüz eminim. Hatta Japon dizilerinde de görmüşsünüzdür. Bu ''zorbalık'' olayı çok işleniyor çünkü artık Asya'da ciddi boyutlara ulaştı. Bunun için Korece'de özel bir kelime bile türetildi ama unuttum ben slkgsj dilbilgisi kitabıma bakmam lazım :D bir derste bu konu hakkında hocamızla konuşmuştuk. Bu zorbalık olayları yüzünden intihar eden lise öğrencileri çok. Onlar için bir yasa çıkmış sanırım. Bunu araştırıp da öyle yazmam daha güzel olur. Bir sonraki yazılara kalsın.

Okula yeni bir çocuk gelir ki bu da ortada görmüş olduğunuz ''Kang Chan'' karakteridir. Seul'den transfer olmuştur. Ama o transfer olduğu anda hakkındaki dedikodular okulda yayılmaya başlar.
Yok ''17 kişiye karşı tek başına dövüşmüş ve hepsini hastanelik etmiştir''
Yok ''onun şöyle bir lakabı vardır''
bilmem ne bilmem ne.Herkes Kang Chan'dan da korkmaya başlar.

Hatta birgün bir internet kafede Tae Woong ve arkadaşları oturmaktadır. -arkadaş demeye bin şahit,köleleri resmen- Tae Woongla sırt sırta oturan bir adam sandalyesini çok sert bir şekilde geriye iter masadan kalkmak için,bu arada da sandalyesi Tae Woong'un sandalyesine sert bir şekilde çarptığı için Tae Woong elindeki içeceği üstüne döker. Sinirlenir. Sinirle kalkar oturduğu yerden. Yalnız arkasındaki masadan kalkan adam yakuza tipli bir şeydir lksgşldks Korece'de ne denirdi ona ya lksdgjslkdjgs ggangpe mi ne sldkglşs

Tae Woong sinirini bastırır. Sadece ''Özür dile ve git'' der adama. Diklenemez. Ama Kang Chan diklenir. O da internet kafededir. Masasından kalktığı gibi adamı yakasından tutar ve bilgisayarların olduğu odadan dışarı çıkarır.

Tae Woong ve arkadaşları onların yanına indiklerinde dalyan gibi adamı serilmiş,ağzı burnu kan içinde görürler :D hatta Kang Chan'ın eli de kan olmuştur. Karşılaştıkları manzara üzerine Kang Chan'ın gerçekten de kabadayı olduğunu,güçlü olduğunu kabul ederler.-bu okula da yayılır- Tae Woong ve Kang Chan yakınlaşmaya başlarlar.



                                  hatta bu kadar yakınlaşırlar sldkgşslkgşlskgşlskdşglsgsd
                                       
                                       keşke BL olsaydı :( anneciğimmmmmm :(

neyse,devam sdşlgkslşk bu arada Tae Woong her sinirlenip birini dövmeye kalktığında Kang Chan onu bahanelerle durdurur,engel olur. Ve sonra da sakladığı geçmişiyle karşılaşırız.

Birkaç ay öncesine kadar,Seul'deki eski okulunda kendisi de aslında bir kabadayının uşaklığını yapmıştır...ezilmiş,zorbalığa uğramıştır...

Bu gerçeği, havalı ve güçlü görünerek birkaç ay saklar ve okuldaki ününü sürdürür. Fakat sonra,kendisinin eski okulundan birisi de onların okuluna transfer olur. Hatta eski sınıf arkadaşıdır. Bu arkadaş da demin üç yakışıklı beyimizin olduğu fotoğraftaki en solda duran çocuk.

Kang Chan'ın Seul'deki hayatını herkesten en iyi bilen bu çocuk herkese gerçeği söyleyecek midir ? Yoksa yeni geldiği bu okulda Tae Woong tarafından ezilmesine rağmen, Kang Chan'a yardım mı edecektir ? Sorular sorular. Neyse devam yine şlskdgk

Kimseyi dövmeyen Kang Chan okulda iyi bir üne sahip olur. Ezilen öğrenciler Tae Woongtansa Chan'ın daha iyi olduğunu ve onun başa geçmesi gerektiğini söylerler.Bu konu hakkındaki fısıldaşmaları Tae Woong bizzat duyar ve biraz Kang Chan'a bilenir slkgşlsk hangimiz biriz lan diye.
Bu yüzden yaşadıkları bir kavganın üzerine dövüşmek için bir gün seçerler ldskşlksdslk Tae Woong der ki ''Beni yenersen 1. olduğunu kabul edeceğim.''

Kang Chan'ın sonu ne olacak ? sdlsiş merak edenler için buyrun linkkkk :



Dediğim gibi,1 saati güzel bir şekilde geçirdim. Eğlenceliydi. İngilizceniz ve Koreceniz iyiyse bence bir şans verin.

Gelelim bu dizi-filmi BL sanmamım öbür sebeplerine şlsdgşlksgdşlksgşl

Ben bu dizi-filmi youtubeda gördüm zaten ben de sazanım. Thumbnaile kandım sşdlkgşlsk dedim görsellerine bakayım filmin.


Karşılaşacağınız görseller hep bu tür slkdşldsk ve başka BL'lerin de kapaklarını koymuşlar :D biraz şüphelesem de -çünkü KBS böyle bir konuyu işlemez- şans verdim işte.

Bu arada Tae Woong karakterini oynayan çocuğa bakıyorum bakıyorum,diyorum ki ''Nereden tanıyorum ben bunu'' . Meğersem Matching! Boys Archery'da oynayan çocukmuş sdigslkgşlsk Kore'nin ilk BL dizisi olması lazım. Çünkü dizi reklamını ''Biz ilk BL dizisiyiz'' şeklinde yapıyordu. Benim aklımda da öyle kalmış.Birkaç tane videosunu paylaşmak isterim dizinin kamera arkasından.


kaç kez öpüşüyorlar sdkgşlskgşlskdgşls kamera arkasında birçok sefer öpüştüklerini görsek de dizinin full halinde göremiyoruz. Çünkü kırpmış oluyorlar. Tam yakınlaşıyorlar,dudaklar değecek HOOOPPPP -_-


Tae Woong, Legendary Lackey'de serseri olabilir ama Matching! B.A'de pamuk şeker gibi çocuktu. İzleyin izleyinnnnnnnn


Hep öpüşmeler şlskdgşdlskgşs oynaşmalar şlskdglşks Yalnız bu diziden beklentini< çok büyük olmasın çünkü hayal kırıklığına uğruyor biraz insan :( bir şeyler eksik. Belki de internet dizisi olduğu içindir.

 Lovelyz'den Kei isimli üye olması lazım başrol o. Güzel oynamıştı hanım kızımız. Dizi müzikleri de hanım kızımızdan.

Bu yazım buraya kadardı,dilerseniz birgün uzun uzun sevdiğim BL'leri anlatırım sizlere :3 ne dersiniz.

Öpüyorummmmmmm :*

13 Şubat 2017 Pazartesi

Sahalara döndüm

2012'de acımasızca terk edilmiş blog yok artık. İsmi değiştirildi,şekli şemaliyle oynandı
-pek anlamadığım bir konu ama bir şeyler yaptık- ve işte ilk yazımla karşınızdayım.







Shopping King Louie'yi bütün şekerliğiyle bitirdim. Hazır
aklımdakiler da tazeyken yazıya dökeyim dedim.

 İzlemeye başlayalı sanırım 10 gün falan olmuştu.
Belki de daha fazla. Ama 10.bölümden sonra bir tıkandım ben. 5-6 gün diziyi hiç izlemedim.
Bu benim hep yaşadığım bir şeydir.Kore dizilerinde genelde 9 veya 10.bölümde bir tıkanırım,
9-10.bölümler benim için kilit bölümlerdir.Diziyi tamamen izleyip izlemeyeceğim belli olur.

Çoğunuz biliyorsunuzdur zaten. Bazı dizilerde
anlatılmak istenilen şeyler anlatıldıktan sonra senarist bir beyin mıncıklanması yaşar şslkdgşlskgs
oyunculara tuhaf tuhaf şeyler yaptırtır,aklı karışır. Bunların üzerine
biz de deriz ki ''Burası neden böyle oldu ki?'' , ''Bu kız buraya ne zaman gelmişti ki?''
Ve bu dediğim birkaç gün önce izlemeye başladığım Goblin'de de oldu. Goblin'e artık sonra değiniriz.
Diziyi bitirebilirsem tabi şsldkgsşlkgsşl

(spo içeren kısma giriyoruz)

Evet artık dizimize gelecek olursam,bu dediğim ''beyin mıncıklanması'' hiç olmamıştı. Tıkansam da
sonra güzel ilerledim. Çok çok şeker bir diziydi. Hatta aşırı şeker. (Seo In Guk'u
hiç bu kadar sevimli bir rolde -hatta biraz feminenliğe kaçan bir rolde-
hiç görmemiştim) Olay kurgusunda açık bir yer bırakılmamış.
Kötü olduğunu düşündüğümüz karakterlerin içindeki ''beyazlığı'' görüyoruz. Yani kesin olarak
kötü ve iyi karakter yok. Bu beni mutlu etti açıkcası. Diziyi daha da izlenilebilir kılmış.

Şimdi bana kızmayın,ben gözümde dizileri A,B ve C kalite olarak sınıflandırırım. Bana göre
Lee Min Ho'nun oynadığı bir dizi A kalitedir. (The Heirs'i düşünün mesela
A+ gibi bir şey olur. Yıldızlar geçidiydi resmen.)
Ya da Won Bin'in falan. Ama bu dizi B kalite gibiydi bence.
Bilinmeyen başrol hanım kızımız (adını bilmiyorum,
belki de kariyerine bu diziyle başlamıştır), kariyerinin
son birkaç yılında bu kadar dizide oynamasına
rağmen adını diğer top starlar duyuramamış Seo In Guk,yıldızı
sönmüş, bir zamanların ''Oska'sı'' ve her diziden fırlayan babaanne.

Tuhaf bir şekilde artık A kalite dizileri bitiremiyorum.
DOS dizisini bitiremedim,The Heirs'i bitiremedim. Şuanda Goblin'de de tıkandık ailece.
Öte yandan Ho Goo's Love veya Sassy, Go Go (isimlerini yanlış yazmış olabilirim)
gibi B ve C kalite arasında giden dizileri bitirebiliyorum o.o
çok ilginç geliyor bana bu özelliğim sdşkgşlskgşlskglş sizce bunun sebebi ne ?








Seo In Guk konusuna daha ayrıntılı bir şekilde girelim. Onu ilk defa bu kadar şeker görüyorum.
SNSD Yuri ile oynadığı bir filmini izlemiştim,yüzmeyle ilgiliydi
ve bir de Reply 1997'yi tabiki de. Yani rol aldığı projeleri pek izleyemedim. Zira
2015-2016 yılı kendisi için çok dolu dolu geçmiş gibi. Yeppudaa'yı açıyorsun bir sürü
liseli dizisinde oynamış. Park Bo Gum'la oynadığı bir dizisini görmüştüm, bir de tarihi
dizisini. Eminim bu son iki söylediğim dizisinde daha ciddi bir havadadır. Çünkü Bo Gumla oynadığı
bir cinayetle ilgili zannımca. Tarihi dizisi de taht kavgasıyla ilgiliydi sanırım.

Seo In Guk'u dizide fazla sevimli hatta biraz feminen bulmuş olabilirim ama demek değildir ki
kendisini sevmiyorum. Bir şarkı yarışmasından çıkan birisi olarak gayet güzel bir yol belirlemiş
kendisine. Reply 1997'deki performansını hala unutamam. Çok çok iyiydi.

Hanım kızımıza gelecek olursak ben dizideki ilk hallerini çok beğenmiştim.
Kopkoyu bir ten, kocaman, güzel bir gülümseme, dalgalı saçlar. Ama gel gör ki şehir hayatı kızı
değiştiriyor şlsdkgdşlskgşls -sen de mi Bok Şillll- Seo In Guk'tan 3 ton koyu olan ten rengi -abartmış olabilirim- bir bakıyorsunuz sonra Seo In Guk'un ten renginden de açık oluyor lsdkglşsdsds
arada kız sanki fazla güldü gibi geliyor lşskdglşsk tamam kızın gülümsemesi güzel de
abartmayın kardeşim sdlgkslşgs






O ''Ko Bo Şi'' olayında bir iş olduğunu biliyordum ben. Korece bilen birisi olarak
''Ko Bo Şi'' yi duyduğum an dedim ki ''Aaa kızın ismine çok benziyor buu'' . Yalnız mantıksız gelen şey şu,o eski kasede onları kim çekmiş sdşlslişsgl kamerayı tutuşu falan da çok güzeldi. Tamam tamam dşslkglşks ben de  bu kadar eşelemeyeyim

Ani gelen itirafım için hazır olun. Dizideki en sevdiğim çift Hong Ran ve Kahya Kimdi.




Birazcık toparlayalım burada,çeviri iyiydi genel anlamda,yeppudaa'ya yine teşekkür etmek gerek.

Yazımı burada sonlandırıyorum.


Şaka şaka sdlkgşlskgs polis memurundan bahsetmeden gitmek olmaz.
Ne yakışıklı adamdı o sdlşkgsşlk kaslı,uzun falan sdlgsşlgks




neyse hadi gittim sdşglkslşkg sonraki yazıda görüşürüzzz